Saç dökülmesi, malesef hem erkekler de hem kadınlarda belli bir yaş sonrası hızlanan bir süreç. Özellikle erkeklerde ergenlik dönemi ile birlikte hızlanan saç dökülmesi kadınlarda 35 li yaşlardan sonra görülmeye başlanıyor. Saç dökülmesi sebepleri arasında bir çok farklı etken görebiliyoruz. Genetik etkenler, hormonların değişimi, stres, yanlış saç bakım ürünleri, yanlış şampuan kullanımı, jöle, sprey gibi saç ürünlerini çok fazla kullanmak saç dökülmesini nedenleri arasında sayılıyor. Saç dökülmesinin önüne geçmek için çok geç kalmış iseniz bu sefer saç dökülmesi tedavisi için daha etkili ve kesin çözüm getirebilen uzman kontrollerinde ilerleyen çözümleri deneyebilirsiniz. Her ne kadar saç dökülmesi için bir çok saç kremi, saç yağları kullansanız da bu ürünler çok uzun süre düzenli kullanım sonucunda etkisini göstermeye başlar.
Tedavisi
Kadınlarda yaygın saç dökülmesi çene, üst dudak, memeler ve üst bacakta artmış kıllanmayla birlikteyse çok kez androjen hormonlarında östrojene oranla bir artış vardır. Bu artış kan testiyle saptanır. Ancak hormonal dengesizlik her zaman belirlenebilir boyutlarda olmayabilir ve testle fark edilmez. Bu durumda androjen oluşumu, kaynaklandığı nedene (yumurta lık ve böbreküstü bezi hastalıkları) yönelik tedaviyle frenlenir. Ya da hücrelerdeki androjen reseptörleri (algılayıcılar), sentetik bir steroid olan siproteronasetat (androcur, diane) ile bloke edilerek androjenlerin etkisi önlenir. Siproteronasetatın losyon biçiminde doğrudan saç derisine uygulanması mümkündür (CPA Lociton).
Bozulmuş olan androjen-östrojen dengesi de östrojen rep-lasmanıyla (yerine koyma) düzene sokulabilir.
İleri derecede tiroid hormonu azlığında saç dökülmesi, östrojen yetersizliğinde görülen dökülmeye benzer. Ama çoğu zaman kaşların dış kısmında, koltuk altında ve kasıktaki kılların dökülmesiyle birliktedir. Tedavi, tiroid hormonu verilerek yapılır.
Östrojen içeren saç losyonunun (El-cranell) yalnız başına ya da progesteron losyonuyla birlikte kullanılması ve minoxidil etkin maddeli Regaine diğer alternatiflerdir. İltihabi durumlarda kortizon ve östrojen kombinasyonu losyonunun (Alpicort-f) sınırlı bir süre kullanılması yararlı olur.
Erkeklerde yaygın saç dökülmesinde, düzenli östrojenli saç losyonu kullanılması yararlı olmaktadır. Minoksidil de olguların bir kısmında başarılı olmaktadır. Ancak mucize beklenmemelidir.
Erkeklerde giderek artan saç dökülmesi ve başın çıplaklaşmaya başladığı olgularda Finasterid (Propecia) denenmelidir. Prostat büyümelerinde kullanılan bu ilaç saçlı deride 5-alfareduktaz enzimini kısıtlayarak, testosterondan saç dökülmesini destekleyen dihidrotestosteronun oluşumunu azaltır. Ancak ilacın, başarının devamı için yaşam boyu her gün kullanılması gerekmektedir. Doğanın bize sunduğu kabak çekirdeği, dikenli palmiye meyveleri özü (saw palmetto) gibi bazı maddeler,
5-alfareduktaz enzimini durdurarak ya da DHT’nin (dihidro testosteron) saç folikülleri tarafından alımını azaltarak saç kaybını yavaşlatır ve saçın tekrar çıkmasını sağlar. Günde 100 ila 200 miligram saw palmetto alınır. Saw palmettoyla birlikte günde 1 ila 2 kez birer kapsül Pygeum ve Netle (ısırgan otu) almak etkin bir kombinasyondur.
Çinko mineralinin, 5-alfareduktazı durdurucu ve DHT’nin saç folikülü hücrelerine bağlanmasını önleyici etkisi vardır. Zinc Picolinat günde 15 ila 30 miligram kullanılır.
Genetik saç dökülmesinde çok sayıda bitkisel maddeyi (ginseng ve diğerleri) içeren Tonikum 101 yararlı olmaktadır.
Keten tohumu yağı (flax seed oil) kapsüllerinden günde 2 kez 1 kapsül alınması da yararlı bir önlemdir.
