Kuduz Hastalığı
Kuduz Hastalığı
Kuduz hastalığı Hayvandan insana geçerek merkezi siniz sistemimizi tutan viral bir rahatsızlıktır. Hastalığa sebep olan virus İnsanlara genel olarak virüsü taşıyan hayvandan ısırılma sonucuyla geçer. Fakat ender de olsa virüsün göze yada labaratuvar ortamında solunumla bulaşa bileceği de biliniyor. Etken olan virüs deri bütünlüğünün bozularak infekte olan salyanın deri altına girmesine neden olan ısırık sonucuyla vücuda bulaşır. Virüs burada saklanabileceği kas dokusuna ulaşır. Buradan da periferik olan sinirlere geçerek merkezi sinir sistemine bu yolla ilerler. Merkezi sinir sistemine ulaşan virüs hızla yayılıp hastalığı yaratır. Tedavi edilmezse eğer çok kısa zamanda hastanın ölümüne sebep olabilir. Amerika’da yaşayan insanlarda senede bir, iki kuduz hastalığı rastlanmaktayken, başka ülkelerde karşılaşılma sıklığı daha da fazladır. Fakat Her sene virüs taşıyan binlerce hayvan bu ülkelerde tespit edilmekte. Kuduz virüsünde kuluçka zamanı 10 gün’le iki senelik zaman zarfında değişmektedir. Bununla beraberde bir çok vakada virüsün vücuda girmesinden 20 ile 90 gün sonrasında kendini göstermektedir. Başlangıçta 2 ila 10 gün arasında boğazlarda ağrı, bitkinlik, depresyon, yüksek ateş, bulantı şeklinde gizli ve şüphe yaratan belirtiler gösterir. Kati spesifik semptomlar ısırılan bölgede kaşıntı, ağrı yada karıncalanmalardır. İlerleyen zaman içerisinde hastaların %80’inde saldırganlaşma, %20 ‘sinde ise kasılma şeklinde görülmektedir. Ajitasyon, Hiperaktivite, tuhaf davranışlar, ensede sertleşme, boğazda ağrı, seste kısılma olarak görülür. Su korkusu yani hidrofobi de görülmektedir.
Kimi vakalarda ısırık olan bacakta kasılmalar görülür ve daha sonra öteki bacağa da yayılma yapabilir. Kranial sinirlerde tutulma olması sonucunda yüz mimiksiz hale gelir. Bu dönemlerin tümünün ardından hasta komaya girer,2 hafta süresincede devam edebilir ve ne yazık ki vakaların hemen hepsinde ölümle son bulur. Kuduz için aşı olmadıkça kaçınılmaz olan son ölümdür. Kimi zaman ısırılma sonucunda kuduz virüsü dışında farlı olan enfeksiyöz ajan bulaşarak kuduz hastalığının taklitini yapabilir. Böyle bir durumda ayırıcı tanının yapılması tedavi şeklinin belirlenebilmesi için önemlidir. Hayvanlardaki kuduz bulguları fazlaca değişkenlik göstermesiyle birlikte hayvanın davranışlarındaki bozlukluklar da önem taşımaktadır. Şöyle ki, sakin yaradılışlı olan hayvanın saldırgan hale gelmesi, geceleri ortada olan hayvanların gündüzleri de ortalıkta dolaşmaya başlaması Ağızlarının köpürmesi ise en yaygın olanıdır.
Hastalığın takibi ve tedavi şeklinin netleşmesi için ısırmış olan hayvanın tipi, hayvanın bulunduğu yerin saptanarak gözlem altında tutulması, hayvanın ve ısırılan hastanın kuduz için önceden aşı olup olmadığının bilinmesi önemlidir. Laboratuar bakımından kuduz hastalığında klinik deliller meydana çıkmadan infeksiyonu ispatlayacak bir yöntem bulunmamaktır. Bunla birlikte belirtiler ilk kez görüldüğü anda farklı sistemlerle laboratuar tanısı konur. Kuduz hastalığının virüsü insandan insana geçmez.
Tedavi;
İnfeksiyonu engellemenin ilk aşaması virüsü yıkayıp mekanik şekilde uzaklaştırma veya sinirlere yapışarak içerisine girme isteğini pasif hale getirmektir. Yara bol, bol su ve sabunla yıkanmalıdır. Fakat yara derinse kesinlikle hastane ortamında en derin bölgesine kadar iyice temizlenmesi gereklidir. İnsan kuduz immunglobulini kuduz infeksiyonu tehlikesi büyük olan vahşi bir hayvan veya sağlık durumu iyi olmayan evcil olan kedi, köpek saldırısıyla ısırılmış ve 10 gün süresince bu hayvanın gözetimde tutulacağı vaziyette yapılmalı.
İnaktif kuduz aşısının yapılması için yukarıda adı geçen şartlar aranmaktadır. Aşı karşılaşma sonrasında 0, 3, 7, 14. Günlerde kas içerisine koldan atılır. Fakat hayvana uygulanan testler sonucunda hayvanda kuduz olmadığı tespit edilince aşı sonlandırılır.
Virüsle karşılaşılması sonrasında yapılan aşılara karşı ileri derecede duyarlı reaksiyon görülebilir. Böyle bir durumda öteki alerjik reaksiyonların tedavi edildiği gibi tedavi edilmeli ve aşılamalar aynı şemada, maymunların diploid hücresinden elde edilmiş olan kuduz aşısı ile devam edilir. Bazı riskli olabilecek insanlarda virüs ile karşı karşıya gelmeden önce de aşılama yapılmalıdır. Virüs ile karşılaşılmasa da önceden tedbir için aşı yapılabilecek olan kişilerin başında veterinerler ve hayvanlara bakıcılık yapan kişiler gelmektedir.
İnsanlar kuduz hastalığı tehlikesiyle karşı karşıya gelmemek için vahşi hayvanlarla yapılabilecek gereksizce olan temastan uzak durmaktır. Evde beslenmekte olan hayvanların mutlaka ama mutlaka düzenli olarak aşılatılması gerekmektedir. Amerika’da ağız yoluyla içerisinde aşı bulunan gıdaları yedirerek vahşi hayvanları aşılamaya yönelik olan çalışmalar devam etmektedir.
Başka Bir Kaynak:
Hayvanlardan insanlara geçen, merkezi sistemini ağır şekilde hasara uğratan, günümüzde bile insan ölümlerine sebep olabilen bir hastalıktır.
Kuduz hayvanların salyasında bulunan etken madde, kuduz hayvanın insanı ısırması ile insana bulaşır. Kuşlarda ve böcekler rastlanılmayan kuduz hastalığı genelde sığır, köpek, kedi, kurt gibi yırtıcı hayvanların kuduz olması ve insanları ısırması ile insanların kuduz olmasına sebep olur. Kuduz hastalığı, koruyucu tedbir alınmadığı durumlarda ölümle sonuçlanır. Dünya genelinde kuduz belirtileri meydana geldikten sonra hayatını kaybetmeyen tek bir vaka vardır. Bu kişide kuduz belirtilerini gösterdikten sonra tedaviye alınmasının ardından, hastanın bilinci kapanarak 6 gün komada kalmıştır. Tedavinin 10.gününde hastanın bilinci açılsa da konuşma ve yürüme fonksiyonlarını kaybettiği görülmüş ve bu fonksiyonları tekrardan öğrenmesi gerekmiştir. Bunun dışındaki kuduz olan hastalar da aynı tedavi yöntemleri uygulansa da, aynı sonuçlar elde edilememiş ve hastalar hayatlarını kaybetmiştir.
Kuduz aşısı yada kuduz anti serumu, kuduz riski olan kişiye zamanında yapılırsa, kuduz hiç belirti vermeden önlenebilir. Kuduz hastalığının kuluçka süresi 8 gün ila 2 yıl arası değişse de genelde 40 gün olarak kendini gösterir. İşte bu evrede yapılan aşı yada serum kişinin hayatını kaybetmesini önleyebilir. Zira klinik belirtiler meydana geldikten sonra yapılacak kuduz aşısının hastaya bir faydası olmayacaktır.
Kuduz olan bir köpeğin davranışlarını takip ederek, kuduz olduğunu anlayabilirsiniz. Örneğin evcil bir köpek kuduz olduğunda ot, tahta, kumaş gibi şeyleri yemek için çaba sarf eder, aydınlık ortamlardan kaçarak karanlık ve sessiz mekanlara siner. Garip davranışlar sergileyerek, saldırganlaşmaya başlar, sürekli koşmaya başlar ve en net belirtisi olan ağzından köpüklü salyalar akıtarak 4-5 gün içinde çoklu felçler yaşayarak ölür.
Kuduz hastalığının erken teşhisi ve tedbir alınması hayati önem taşıdığı için, kuduz olma riski olan bir hayvan tarafından ısırılan kişi hemen hastaneye başvurmalıdır. Hastaya iltihaplı doku ve sıvılardan virüsün izole edilmesi, aşı olmamış ise serum çalışması, virüs antijeninin gösterilmesi gibi metotlar kullanılarak kuduz virüsü teşhis edilmeye çalışılır. Hemen ardından kuduz aşısı, anti kuduz serum tedavisine geçilir . Bu sebeple herhangi bir hayvan tarafından ısırıldığında kesinlikle ihmal etmeden sağlık merkezine ulaşılmalıdır.
Başka Bir Kaynak:
KUDUZ Bu hastalığı kapmış bir hayvanın ve genellikle de köpeğin ısırmasıyla bulaşan Öldürücü bir virüs hastalığı. Isırma olayından sonraki 3-6 haftalık kuluçka dönemi sonunda görülen Başağrısı , Ateş yükselmesi, aşırı derecede korku, özellikle sudan.kprkma; ak belirtilerdir. Bu belirtileri Felç, yutma kaslarının spazmı, solunum felci, Hezeyan , Konvülsiyonlar ve Ensefalit nedeniyle ortaya çıkan Koma durumu izler. Kuşkulu olaylarda hemen yara temizlenmeli Jkuduz aşısı ve hiperimmun serum uygulanmalıdır. Kaybedilen sıvıların verilmesi ve solunum desteği yararlı olabilir, ancalc belirtiler ortaya çıktıktan sonra yaşayan hasta sayısı yok denecek kadar azdır. Hastalıklı hayvanların yoedilmesi gerekir.