Diyabet her şartta ve her koşulda herkesçe kontrol altında olması gereken bir konudur. Hamilelikte ise özellikle dikkat edilmesi gerekir aski taktirde diyabet bebeği olumsuz olarak etkileyecek hatta bebekte hastalıklara neden olabilecektir. Diyabet metabolizmayı yüzde yüz oranda etkileyecek ve ne yazık ki ömür boyu sürecek olan bir hastalıktır. Diyabet kontrol edilemez bir hale gelirse ne yazık ki dönüşü olmayan sonuçlara hatta ölümlere dahi neden olabilecektir. Diyabet felce, körlüğe, kalp ve damar hastalıklarına, sinir sistemi çökmesine ve organ yetmezliğine varan sonuçlara kadar gidebilir. Tüm organları olumsuz olarak etkileyecek olan diyabet anne adayında kontrol altına alınmazsa bebekte doğumdan gelen kusurlara kadar gidebilir.
Pek çok kişi tarafından şeker hastalığı olarak bilinen diyabet ülkemizde milyonlarca kişinin ortak hastalığıdır. Fakat çok insan diyabet hastası olduğunun farkında bile değildir. İdrara sık çıkma isteği, ani kilo kayıpları, ağız kuruluğu, hemen yorulma ve halsizlik diyabet ihtimalini arttıran belirtilerdendir. Diyabet hastası olduğunun farkında olmayan pek çok kişi ancak hastalık kendini iyiden iyiye belli etmeye başladığında doktora başvurarak hastalığını öğrenmektedir ki bu artık hastalığın ilerlediği aşamadır. Doktorların tavsiyesi ise 25 yaşından itibaren her bireyin düzenli olarak açlık kan şekeri tahlilileri yaptırmasıdır.
Diyabet birden fazla çeşitlilik arz eder. Tip 1 diyabet; bu diyabet hastalığı olan kişiler her gün düzenli olarak insülin almaktadırlar. Tip 2 diyabet; bu tip diyabeti kontrol almak çok da zor değildir ama dikkat edilmelidir. Disiplini bir diyet ve düzenli bir egzersiz programı ile kontrol altına alınabilir. Bazen de tip 2 diyabet, diyabet hapları ve insülin ile desteklenmeyi gerektirebilir. Hamilelikte ortaya çıkan gebelik türüne ise gestasyonel diyabet denir. Her hastalıkta olduğu gibi diyabette de erken teşhis ve tedavi çok önemlidir. Özellikle, fazla kilolu olanlarda, obezite problemi olanlarda, 40 yaş üstü olanlarda, ailesinde diyabet sorunu olanlarda ve geçmiş hamileliğinde diyabet sorunu yaşamış olanlarda risk daha fazladır. Diyabet kronik bir hastalıktır ve kesin olarak tedavisi henüz bulunamamaktadır. Diyabetin tedavisi hastalığı giderilmesine değil, hastalık nedeni ile meydana gelecek hastalıkların önlenmesine yöneliktir. Diyabetin neden olacağı hastalıkları önlemek ya da zaten oluşmuş olan komplikasyonları etkin bir şekilde tedavi etmek için alanında uzman doktorların hastalarını bilinçlendirmesi ve tedavilerini monitorize etmeleri ile gerçekleşebilir.
Diyabet hastalığı birkaç bölümün uzmanlık alanı içerisinde yer aldığı için gerekli görüldüğü taktirde hastanın göz hastalıklarına, kardoloji ve üroloji servislerine sevk edilmesi gerekebilir. Diyabet tedavisinin öncelikli hedefi kandaki şeker oranını düşürüp, normal seviyesine kavuşturmaktır. Bu da dengeli beslenmek, spor yapmak ve gerektiği takdirde oral yolla ilaçlar almak ve insülin kullanmak ile mümkün olabilecektir. Tabii kan şekeri testlerini düzenli olarak yaptırmak da tedavinin en büyük ve en önemli kısmıdır. Düzenli aralıklarla laboratuarda yaptıracağınız Hemoglabin A1c testi ile iki üç ay öncesinde diyabetinizin ne kadar iyi test edildiğini anlayabilirsiniz. Diyabette kandaki şekeri kontrol altında tutmaktan ziyade diyabetin damarlarda neden olacağı tahribatı da kontrol altına almak hedeflenir. Bu nedenledir ki diyetle birlikte ilaçlar ve insülin de kullanılması gerekli görülür. Doktor tarafından hastaya düzenli olarak yapılacak tahlil, test ve tetkikler sonucunda gerekirse ilaçlarda doz artımı, doz azalması, ilaç değiştirilmesi ya da ilave ilaçlar verilmesi uygun görülebilir. Ayrıca ilaçların metabolizma üzerinde fark edilmeyen yani etkisini hissettirmeyen bir yan etkisi olup olmadığı ve ilaç kullanmaya engel olacak yeni bir komplikasyonun gelişip gelişmediği de araştırılır.
Diyabet tedavisinde ve takibinde düzenli izlenen parametreler ve hedeflenen kontrol değerleri aşağıdaki gibidir.
Parametre Hedef Değer
HbA1c 6.5 altında (Diyabetik olmayanlarda normal değer 4.0 – 6.0 arasıdır)
LDL 100 mg/dL altında
HDL 45 mg/dL üzerinde
Trigliserit 150 mg/dL altında
Kan Basıncı 130/85 mmHg altında
