İçindekiler
Yağ enjeksiyonu yüzde gençleştirme amacıyla eriyen bölgelere uygulanıyor. Eriyen bölgeler 45-50 yaşlardan sonra özellikle yanakların üst kısımları göz altından başlayan çizgiler oluşur. Yanak, dudak arasındaki katlantıya yapılabilir. Daha ilerleyen yaşlarda özellikle göz çevresinde ve şakaklarda birtakım erimeler ortaya çıkıyor. Buraların doldurulması çok iyi sonuçlar veriyor. Göz kapağının üstünde de bazı tip yaşlanmalarda (herkes de değil) gözlerin derinleşerek, çukura kaçarak olması şeklinde üst kapaklara uygulanabilir. Her vakada çok tercih edilmeyebilir. Bazı vakalarda dudakları büyütmek amacıyla yağ enjeksiyonu yapılır.
Yağ enjeksiyonu biyolojik bir tedavi yöntemidir. İçinde canlı hücreler var ve biz bu hücreleri nakil yapıyoruz. Yağ hücrelerini karından, kalçalardan, diz iç kısımlardan alabiliriz. Bu hücreleri alıp yüze getirdiğimiz zaman hücreler burada yaşamaya devam ediyorlar. Bu transfer sırasında ortalama %40 veya %50’si bir ay içerisinde kaybediliyor. Yağ enjeksiyonundan elde edilen hacim arttırma işleminin %50’sini kaybediyoruz. Bunu en başından hastaya söylüyoruz. Kalan %50’lik hücre orada yaşamaya devam ediyor. Bu anlamda çok kalıcı bir tedavidir.
Yağ hücreleri sadece bir boşluk doldurmakla kalmıyorlar. Salgıladıkları maddelerle de üzerindeki cildi besleyip, hücrelerin canlanmasını sağlıyorlar. Radyoterapi alan meme kanseri hastalarında izlenmiş. Sorunlu cildin altına yağ enjeksiyonu yapıldığı zaman oradaki pek çok sıkıntının azaldığı gösterilmiş. Yüzdeki benzer uygulamalarda yine aynı şekilde ciltte canlanma ve gençleşme olduğu görülmüştür.
Yağ enjeksiyonunda yüz için çok fazla yağa ihtiyacımız olmuyor. Yani; yaklaşık 10 cc en fazla 50 cc arasında yağa ihtiyacımız var. Bunu vücuttaki herhangi bir bölgeden alabiliriz. Ama en çok tercih edilen bölgeler; karın alt kısmı, bel çevresi, bacak ve diz iç kısımları şeklinde sıralanabilir. Buradaki hücrelerin daha fazla dayanıklı olduğu konusunda çalışmalar da vardır. Bu kişiden kişiye değişen bir faktör olarak da biliniyor.
Yağ enjeksiyonu kalıcı uygulamalardır. Yani kaybolan, eriyen uygulamalar değildir. İlk baştaki ödemle şiş doku görüntüsünden sonra o şişlerin, ödemlerin azalması kişilere sanki eriyormuş gibi bir imaj verebilir. Aslında erimiyor. En azından hepsi erimiyor. %40-%50’si eriyor. Ama hepsinin erimesi gibi bir şey söz konusu değil. Yağ enjeksiyonu yapılıp, hiçbir şey kalmadı diyen bir hasta olmaz.
Peki bu yağ enjeksiyonu başka insanlardan kendimize enjekte edile biliyor mu yoksa sadece kendimizden mi enjekte edilebiliyor