EMG elektromiyografi dediğimiz kelimelerin kısaltılmış halidir. Yani; kas ve sinirlerin biyoelektrik aktivitesinin kaydedilmesi diyebiliriz kısaca. EMG yöntemiyle beyinden başlayıp bütün vücudumuza doğru ulaşan sinirlerimiz içerisinde özellikle periferik sinir sistemi dediğimiz kol, bacak, gövdemize ve kafamıza ulaşan sinirlerin çalışıp, çalışmadığını, bir hasar varsa ne derecede hasar olduğunu değerlendirdiğimiz bir tetkik yöntemidir.
EMG yani elektromiyografi periferik sinir sisteminin değerlendirilmesinde kullanılan bir yöntemdir. Günümüzde çeşitli yöntemler aracılığıyla santral sinir sisteminin pek çok bölgesi de EMG tetkikiyle değerlendirilmektedir. Ama bunlar daha çok araştırma tetkikleridir. Günlük rutin için bakıldığı zaman kollarımız, bacaklarımız veya tüm gövdemizdeki kaslar ve kasları uyaran sinirlerin fonksiyonlarını değerlendirdiğimiz bir tetkiktir. Bu sinirlerdeki ve kaslardaki hastalıkların tanısını koymak için kullandığımız bir tetkiktir. Bu hastalıklar nelerdir diye bakarsak; bunların içerisinde en sık karşılaştıklarımız sinir sıkışmaları, bileklik sinir sıkışmasıdır. Bunlardan başka dirsekte sinir sıkışması, dizde ayak bileğinde sinir sıkışmaları olabilir. Yani tuzak nöropatiler en sık karşılaştığımız hastalıklardır.
Bir diğer hastalık radikülopati dediğimiz el veya boyunda fıtık nedeniyle oluşan çeşitli rahatsızlıkların değerlendirilmesinde çok sıklıkla kullanabiliyoruz. Ya da pronopati dediğimiz sinirlerin yaygın tutuluşunun olduğu hastalıklarda ki şeker hastalığı günümüzde çok yaygın. Şeker hastalığındaki sinir tutulması bu konudaki en sık karşılaşılan hasta grubumuzu oluşturuyor. Diğer pek çok hastalıkta da yaygın tutulum olabilir. Ya da mononöropati dediğimiz sadece belirli sinirlerin tutulduğu hastalıklar da olabilir. Kas hastalıkları içerisinde miyopati dediğimiz hastalıkların tanısında EMG’yi sıklıkla kullanıyoruz. En sık olarak bu hastalıklar diyebiliriz. Yani; tuzak nöropatiler, radikülopatiler, mononöropati ve miyopati dediğimiz hastalıkların tanısı ve teşhisinde EMG bize çok yol göstericidir.
EMG tetkiki yan etkisi veya riski olmayan bir tetkiktir. Burada en önemli şey hastadan çok doktorun dikkat etmesi gereken bir tetkiktir. Çünkü sinir ileti çalışmaları sırasında hastaya da hekime de bir zararı yoktur. Çokta kolay uygulanan bir yöntemdir. Ancak yeni elektromiyografisi yapılırken kullanılan iğneler steril olduğu için hastaya bunun zararı yoktur. Ancak yapan hekim kendisini korumak durumundadır. Hastaya batırdığı iğneyi eğer dikkat etmezse kendine de yanlışlıkla batırabilir. Bu durumda kendisi hastalık için taşıyıcı hale gelebilir. Kalp pili taşıyan hastalarda EMG yaparken dikkat etmek çok önemlidir. Bu konuda çeşitli yazarlar kalp pili olan hastaya EMG yapılmamasını öneriyorlar. Bazen bir başka diğer grupta yapılabilir olduğunu söylüyor. Bu konuda hastayla mutabık kalmak önemlidir. Bunun dışında herhangi bir yan etkisi yoktur.
