Topuk Dikeni
Topuk dikeni, genelde 10 kişiden 1 kişide görülen, farklı sebeplerle ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Çoğunlukla sabah yataktan ilk kalkarken, ayağı yere bastığında ilk adımda topukta şiddetli ağrı, acı, yanma hissi olarak kendini belli eder.
Topuk dikeni kadınlarda erkeklere nazaran daha çok görülür. Düz taban sorunu olan, düşük taban sorunu olan kişilerde, ağır egzersiz yapan kişilerde, gebelerde, 40 ila 60 yaş arasındaki kişilerde daha çok görülür. Uzun süre ayakta kalan, fazla kilosu olan, yaşı ilerlemiş kişilerde topuk dikeni şikayetinin daha çok görülür. Toplum içinde yanlış bir kanı vardır o da topuk dikenini halk kemik hastalığı sanır. Halbuki topuk dikeni ayağı saran fascia isimli dokunun topuk bölgesindeki bağlantılarının hasar görmesiyle oluşur.
Zedelenmiş olan alana topuk kemiği baskı yapar ve akabinde kişiye çok rahatsızlık verdiği için, müdahale edilmesi gerekir. Topuk dikeni rahatsızlığı çok ilerlemiş ise topuk kemiğinin üzerinde kalsiyum tortusu birikmeye başlar ve artık hastalık kronik bir hastalığa dönüşür. Oluşan kalsiyum tortusu ortalama 2 ila 3 cm genişliğindedir. İşte bu kalsiyum tortusu aynı dikene besler ve hastalıkta adını buradan alır. Kronikleşmiş topuk dikeni uzun süre tedavi edilmediği için kronik hali alan hastalıktır.
Topuk dikeni tedavisi, topuk dikenine sebep olan olan etkene göre yapılmaktadır. Örnek vermek gerekirse kavis sorunu olanlara bu sorunu gidermek için uygun tabanlık verilirken, topukta bulunan yağ yastığının erimesi yada azalması gibi sorunlara göre topuk destekleyici tabanlıklar verilebilir. Bunun yanında ayak tabanındaki kas zararının uzatılması ve elastik özelliğinin kazanılması için uygun egzersizler tavsiye edilir. Ender olarak da cerrahi müdehale yapılabilir.
Zor bir hastalıktır sadece ameliyat ile kurtulabilirsiniz