Çalışan anne adaylarının bu haftadan itibaren yasal olarak doğum iznine ayrılma hakkı vardır. Sgk yada 657 devlet memuru statüsü fark etmeksizin anne adayı artık hamilelik iznini almaya hak kazanmıştır. İsterseniz bu haftadan itibaren isterseniz doktorunuzun uygun görmesiyle birlikte 37.haftadan itibaren doğum iznine ayrılabilir, doğuma kalan süreyi evde bol bol dinlenerek geçirebilirsiniz. Ama evde olmak değil de çalışmak size daha iyi geliyorsa bu süreyi uzatarak 37.haftaya kadar çalışmaya devam edebilirseniz. Ama dediğimiz gibi doktorunuz o süreye kadar çalışmanızı uygun görürse. Bu dönemde anne adayları iyice büyüyen karnı ve çok da belirgin hale gelen çatlakları nedeni ile kendini pek beğenmeyebilir. Hatta işi daha ileri boyutlara taşıyarak eşlerinin artık kendilerini beğenmediği hissine bile kapılabilirler.
Fakat anne adayının iki kavramı birbirine karıştırmaması gerekir. Doğurganlık ve güzellik, bu iki kavram birbirinden çok da farklı değildir. Çünkü doğurganlığın kendine özgü, yeri doldurulamaz bir güzelliği vardır. Çünkü doğurganlık doğanın insana yani kadına sunduğu en özel hediyedir. Evet fizyolojik olarak bazı değişikler meydana gelir fakat doğum sonrasında doğru ve düzenli beslenmenin yanı sıra birkaç egzersizle anne eski güzelliğine yeniden kavuşabilir. Halbu ki yakında dünyanın en güzel duygusunu yaşayacağını bilen ve bunun için heyecanlanan anne adayları bu durumu hiç sorun etmez. Bu haftadan itibaren doktorunuzu daha sık ziyaret etmek zorunda olacağınızı da hatırlatalım. Artık doktorunuzu iki haftada bir ziyaret etmelisiniz. Daha öncede değindiğimiz gibi üçüncü trimester yani üçüncü üç aylık dönemde bebeğin yeri eskiye oranla çok daha dardır. Bu nedenle bebek sahip olduğu o dar alanı en iyi şekilde kullanmaya çalışır. Bebek bu işi deneme yanılma yolu ile halletmeye çalışır. Tamamen iç güdüleri ile hareket eden bebek rahimin mekanik etkileri ile rahim içinde çeşitli pozisyonlar alabilir. Baş aşağı durabilir, baş yukarı durabilir ya da çapraz şekilde durabilir.
Çoğu kez bacaklar dizlerden ve kalçadan tam bükülmüş ve toplanmış, ayaklar çapraz, kollar omuz ve dirsekten itibaren tam bükülmüş, eller çapraz, sıklıkla sırt yüzde 90 sol taraf yaslanmış ve çene de göğüs kafesine yaslanmış durumdadır. Bu pozisyon sayesinde kordon olası bir baskıdan korunur ve bebek doğum kanalına rahat bir şekilde girer. Ayrıca bebeğin dar bir alanda olabilecek en rahat halini alması da sağlanmış olur ve bu sayede yine kol ve bacaklarını hareket ettirebilir. Bu dönemdeki ultrason muayenesinde bebeğinizi yüzünü elleriyle korur pozisyonda görebilirsiniz bunun nedeni henüz kasların yeteri kadar gelişmemiş olmasıdır. Kaslar sıkı olmadığı için bebeğinizin henüz kendini tam olarak kavrama özelliği de gelişmemiştir.Bu nedenle kollar da gevşek şekilde durur bu da size bebeğinizin yüzünü korumaya çalıştığı izlenimi verebilir.
